TİYATRO GAZETESİ’NİN AVRUPA YOLCULUĞU

Berlin’den herkese samimi bir merhaba!

Tiyatro Gazetesi’nden haberdar olmama, Yalçın Baykul’un yazıları vesile oldu desem yanlış olmaz. Hep büyük bir ilgi ile okuduğum, okuyanı kendi içine çeken ve adeta birlikte yaşatan bu yazılar, tiyatronun yalnızca sahnelerde ve tiyatro salonlarında sınırlı kalmayıp, insanların bulunduğu her yerde, her ortamda olabileceğinin kanıtı gibiydi. İnsanı güldüren ve yaşama sevinci aşılayan’ ‘İnsanın olduğu her yer, baştan tiyatrodur zaten!” dedirten öykülerdi.

Tiyatro Gazetesi ile gerçek anlamda tanışmam ise Berlin’de Avrupa Türk Gazeteciler Birliği ATGB’nin Berlinli üyelerinin buluştuğu ”Medyanın Canlı Tanıkları” toplantısında gerçekleşti.
Yalçın Baykul’un slayt gösterisi ile anlatmaya başladığı anıları, söyleşileri ve tanıklıklarında fotoğrafçı olarak görevlendirilmiştim. Elden ele dolaşan dergiler ve art arda gelen görüntü ve anılar sırasında çoğu kez anlatılanları kaçırmayayım derken fotoğraf çekmeyi tamamen unutup ihmal ettiğimi de itiraf etmeliyim.

Yalçın Baykul, yıllar önce Berlin’de çıkardığı kültür, sanat ve kara mizah dergisi Akrep’ten örnekler gösterirken katılımcı gazetecilerin hep birlikte ayağa fırlayıp aralıksız fotoğraf çekmeye başlamaları konunun anlam ve önemini, tarihi değerini ortaya koyuyordu. Ne yalan söyleyeyim, bu konudan ben de ilk defa o toplantıda haberdar olmuştum. Daha sonra yine Akrep dergisi
çatısı altında yürütülen ”Berlin Sokak Çalgıcıları Festivali”, Cengiz Çakıcı’dan karikatür sergisi ve daha sonra ”Aşklar Biter Fotoğraflar Kalır” başlıklı fotoğraf yarışması kitabı da çok ilgi gören tarihi belgeler arasındaydı.

Tiyatro Gazetesi’nin Türkiye’de 45 ilde temsilcilikleri bulunduğunu, beş bini aşkın tirajının olduğunu, kendi bünyesinde kitaplar, çeviriler basıp yayınladığını, genç yeteneklere düzenlediği yarışmalarla destek çıktığını, aynı zamanda her yıl genç ve deneyimli olgun sanatçıları ödüllendiren oyuncusundan yazarına, yönetmeninden araştırmacısına, habercisinden eleştirmenine
çok geniş kapsamlı bir ”Anadolu Tiyatro Ödülleri” sunduğunu anlattı. Hatta bunu Uluslararası boyuta da taşıdıklarını, bu arada 2020 yılında Berlin’in GRIPS tiyatrosuna bir ödül verildiğini de sözlerine ekledi.

Bir sonraki Berlinli Gazeteciler toplantısında Tiyatro Gazetesi’nin Berlin’deki yeni oluşumu, toplantının yine ilgi odağı olmuştu. Sırayla kendilerini tanıtan Cansu Laçiner, Deniz İnaç Alan ve Ulaş İnan İnaç, katılımcıların yoğun ve samimi ilgisi ile karşılaşmış ve soru yağmuruna tutulmuşlardı. Kentin yeni göçmenleri olup Şehir Tiyatroları deneyimli olan Cansu Laçiner ve Deniz İnaç Alan, konuya hakim tavır ve açıklamalarıyla göz doldurmuş, yazdığı oyunları ve senaryoları da olan Altın Portakal ödüllü Ulaç İnan İnaç’a ise ”Portakalı da yanında getirdin mi?” sorusu yöneltilmişti. Ardından boy boy fotoğraflanan Tiyatro Gazetesi’nin yeni ve dinamik ekibi katılımcılar tarafından sevgi ve dostlukla kucaklanmış, kısa sürede herkesçe benimsenmişti.
Konuya, ”Bir kaç yıl sonra bu kentten ayrıldığımda, yokluğumu aratmasınlar diye hazırlık yaıyorum!” açıklaması getiren Yalçın Baykul, gelecekte Tiyatro Gazetesi’nin sesinin Berlin’de bir çok alanda çok daha gür çıkacağını da söyledi… Sözlerini ”Sürprizlere hazır olun!” diyerek bağladı.

Bir kriz oturumu olması düşünülen buluşmaya katılım oldukça yüksekti. Öyle ki, toplantı gündeminde konuşulması planlanan gazeteci, çevirmen ve AYPA.TV’nin kurucusu, kentin en çalışkan medya emektarı Ali Yıldırım’a ATGB üst yönetimince reva görülen ”atma” operasyonunun yarattığı mayhoş hava çoğunluk tarafından yargılanmış, sert eleştirilere tutulmuştu. ATGB tarafından tepeden inme bir kararla yılbaşı gecesi saat 02:30 mesajı ile görevden alındığı söylenen Ali Yıldırım’a yapılan haksızlık nedeniyle katılımcılarda derin bir öfke ve kızgınlık gözlemleniyordu. Ne var ki Ali Yıldırım da kendisine reva görülen tavra zamanında cevap vermemekle eleştiri oklarının hedefi olmaktan kurtulamadı.

Sonunda konuşmaların akışı içinde kendiliğinden iki oylama gündeme geldi:
1. Ali Yıldırım’ın en kısa zamanda bir cevap yazması,
2. Ali Yıldırım’ın Berlinli gazeteciler
grubuna önderlik etmesi, tartışmasız oy çokluğu ile kabul edildi; ilk aşamada en azından krizin Berlin ayağı çözülmüştü; böylece yüzler gülmeye başladı.

Tiyatro Gazetesi, yepyeni ve dinamik kadrosuyla Berlinli gazetecilerin bundan sonraki aylık olağan toplantılarında da ilgi odağı olmayı sürdürecek gibi görünüyor. Neden derseniz? Tümüyle bir Tiyatro Gazetesi organizasyonu olan 2 Şubat’taki GRIPS Tiyatrosu Ödül Töreni’nin ardından, 14 Şubat Sevgililer Günü’nde de gazete yazarları ”Aşk ve sevda şiirleri” ile bir sürpriz planlıyorlar.

Onun ardından gelecek tolantıda ise Eberhard Seidel’in yeni kitabı ”Döner”in Türk medyasına tanıtımı ve okuması yapılacak. Programın moderatörü, ünlü gazeteci ve yazar Eberhard Seidel’i 1983 yılından beri yakından tanıyan, hatta gazetecilik ve yazarlık serüvenine onunla başlayan Tiyatro Gazetesi Almanya Temsilcisi Yalçın Baykul.

Ben de bu vesileyle Tiyatro Gazetesi’nin Berlin ailesine katılmaktan onur duyuyor, bundan böyle okurlarımızı habersiz bırakmayacağımıza söz veriyorum.
Ne diyelim, Berlin Medya sahnesinde daha çok tiyatrolar, daha çok sürprizler yaşanacak gibi görünüyor.

Yaşar ADIGÜZEL

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*